On binler Allahü Ekber'de buluşacak
Kadın Hakları törenle kutlandı
Şehitler için yürüyecekler
Kazanan Umre'ye gidecek
Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Murat Aktemur “İspir Kaleleri”ni anlattı.
Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansta konuşan Aktemur, İspir çevresinin stratejik konumu nedeniyle, yörede çok sayıda kale olduğunu, bu savunma yapılarının önemli yol güzergahlarına, geçit noktalarına ve yerleşim yerlerine hakim mevkilere inşa edildiklerini söyledi.
İspir kalelerinin genelde ana kayanın doğal şekline göre planlanmış sarp ve müstahkem konumlarıyla dikkat çektiklerini belirten Aktemur, “Urartu alt yapılı olan bu kaleler Selçuklu ve Osmanlı onarımlarıyla günümüze kadar gelebilmiştir” dedi.
Yörede Orta çağlardan kalma eski yerleşim yerleri bulunduğunu, bunlar arasında saray, medrese ve kilise kalıntılarının yer aldığını anlatan Aktemur, “Viranşehir Harabeleri” nin ve “Akkoyunlu Harabeleri”nin önemli örnekler olduğunu vurguladı.
“Bölge kültür varlığının önemli bir bölümünü de X.-XI. yy.’lardan kalma çoğu Hristiyan Kıpçak- Gürcü işbirliği ile yapılmış kiliseler oluşturmaktadır” diyen Aktemur, bölgede tespit ettiği han kalıntılarının, İspir ve çevresinin Ortaçağ ticari hayatında önemli fonksiyon üstlendiğine işaret etti.
“Şurası açıktır ki, ispir ve çevresi, çeşitli uygarlıkların yerleşik hayat yaşadıkları, köklü, zengin bir tarihi ve kültürel potansiyeli bünyesinde barındıran, bu yönü ile de Anadolu kültür zenginliğinin küçümsenemeyecek bir kısmını oluşturan seçkin bir yurt köşesidir” değerlendirmesini yapan Aktemur, özellikle bilinçsizlik sonucu yaşanan kültür kıyımından yakındı. Aktemur, “Ortaöğretimde tarih ve kültür bilincine yönelik eğitim programı düzenlenmesi gerektir” şeklinde konuştu.
Konferansı, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Reşat Karcıoğlu, Öğretim Üyeleri ve Öğrenciler dinledi.
Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansta konuşan Aktemur, İspir çevresinin stratejik konumu nedeniyle, yörede çok sayıda kale olduğunu, bu savunma yapılarının önemli yol güzergahlarına, geçit noktalarına ve yerleşim yerlerine hakim mevkilere inşa edildiklerini söyledi.
İspir kalelerinin genelde ana kayanın doğal şekline göre planlanmış sarp ve müstahkem konumlarıyla dikkat çektiklerini belirten Aktemur, “Urartu alt yapılı olan bu kaleler Selçuklu ve Osmanlı onarımlarıyla günümüze kadar gelebilmiştir” dedi.
Yörede Orta çağlardan kalma eski yerleşim yerleri bulunduğunu, bunlar arasında saray, medrese ve kilise kalıntılarının yer aldığını anlatan Aktemur, “Viranşehir Harabeleri” nin ve “Akkoyunlu Harabeleri”nin önemli örnekler olduğunu vurguladı.
“Bölge kültür varlığının önemli bir bölümünü de X.-XI. yy.’lardan kalma çoğu Hristiyan Kıpçak- Gürcü işbirliği ile yapılmış kiliseler oluşturmaktadır” diyen Aktemur, bölgede tespit ettiği han kalıntılarının, İspir ve çevresinin Ortaçağ ticari hayatında önemli fonksiyon üstlendiğine işaret etti.
“Şurası açıktır ki, ispir ve çevresi, çeşitli uygarlıkların yerleşik hayat yaşadıkları, köklü, zengin bir tarihi ve kültürel potansiyeli bünyesinde barındıran, bu yönü ile de Anadolu kültür zenginliğinin küçümsenemeyecek bir kısmını oluşturan seçkin bir yurt köşesidir” değerlendirmesini yapan Aktemur, özellikle bilinçsizlik sonucu yaşanan kültür kıyımından yakındı. Aktemur, “Ortaöğretimde tarih ve kültür bilincine yönelik eğitim programı düzenlenmesi gerektir” şeklinde konuştu.
Konferansı, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Reşat Karcıoğlu, Öğretim Üyeleri ve Öğrenciler dinledi.
Sayfa başına git